Bizden online teklif iste724 Psikoloji
Ekrem Çulfa, istanbul, Üsküdar, Kadıköy, Acıbadem, Psikolojik Danışmanlık Merkezi, Telefonu, 0533 373 81 23 ,pedagog ile ilgili aramalar, pedagog tavsiye, pedagog istanbul, pedagog anadolu yakası, pedagog devlet hastanesi, pedagog ücretleri, pedagog bölümü, pedagog nedir ne yapar, pedagog gülten, pedagog, Acıbadem Psikolojik Danışmanlık www.acibadempsikolojikdanismanlik.com/ 0533 373 81 23 Kendimizle ve çevremizle ilgili sahip olduğumuz düşünceler, tavırlar, yargılar ister olumlu olsun ister olumsuz çoğunlukla bizim tarafımızdan ...
  • Anasayfa
  • https://www.facebook.com/724PsikolojikDanismanlikMerkezleri
  • http://www.twitter.com/724psikoloji

7/24 Psikolojik Danışmanlık Merkezi
Randevu Tel: +90 505 767 58 85
                      +90 533 373 81 23

Psikolojik Danışmanlık
İstanbul, Kadıköy, Acıbadem, Üsküdar, Pendik, Fatih, Beylikdüzü, Bakırköy'de Şubelerimiz vardır.
Psikoterapi
Bebek, Çocuk ve Ergen, Evlilik, Aile, Cinsel Terapi Hizmetleri Vermekteyiz.
Koçluk ve Rehberlik
Yaşam - Aile - Kariyer - Sporcu - Öğrenci - Eğitim - İlişki - Yönetici ve Finansman Koçlukları Vermekteyiz.
Eğitimlerimiz
Aile Okulu - Evlilik Okulu - Boşanma, Çocuk - Yaşam Koçluğu - Eş Seçimi, Hamilelik ve Evlilik Öncesi Eğitimleri
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam243
Toplam Ziyaret565096
Üyelik Girişi
Anket
Cinsel Terapiste Gitme Zamanı Geldi mi?
İçeriği ile beraber
-15 yıllık bu site-satılık Fiyatı
10.000 Dolar
İçeriği ile beraber -15 yıllık bu site-satılık Fiyatı 10.000 Dolar
Jenerik isime sahip, içeriği güçlü
-15 yıllık bu site-satılıktır.

Fiyatı: 10.000 Dolar


Uzman Klinik Psikolog Hatice Büşra 05557493919
busra.kara@icloud.com
SUÇLULUK DUYGUSU
07/04/2022

 

Suçluluk duygusu iyi midir yoksa kötü mü?

Eğer ortada bir hata varsa, suç işlendiyse veya haksızlık yapıldıysa o zaman yaşanan suçluluk duygusu çok insani ve olması gereken bir duygudur. Suçluluk duygusu olaya bağlı olarak yeri ve zamanında yaşandığında zararlı bir duygu olmamaktadır. Bazı insanlar hiçbir şey yapmasa bile zamanında o kadar çok suçlanmışlardır ki, her olayda kendini suçlarlar. Geriye dönüp bakıldığında, kişinin aile yapısında mükemmeliyetçi ve cezalandırıcı bir ebeveyn tutumuyla o kişi her zaman eleştirilmiş, suçlanmış ve doğruları görülmemiştir. Kişi bir tek hatasında direk suçlanmıştır. Bu tarz kişiler ilerleyen dönemlerde başlarına ne gelirse gelsin önce kendilerini suçlarlar. Bir yerden sonra da gerçekten hatalı mı yoksa değil mi ayrımını yapamamaktadır.

Suçlayan, eleştiren ve aşağılayan bir aile yapısından gelen kişi öncelikle bu durumla yüzleşmelidir. Bu yaşadığımız sorunlarda cevabını bulamadığımız birçok soruya kaynak olmaktadır.

Eleştiriye gelemeyen veya onay odaklı yaşayan bireyler en küçük eleştiride kendilerini suçlamaya meyilli hale gelmektedirler. Bu kişiler herkes tarafından kabul görmek istediği için en küçük eleştiride otomatik olarak ciddi alıp ona göre davranmaya çalışırken, kendi kişiliği ve benliği ile çatışmış hale gelebilir. Çocuk sürekli başkalarına iyi görünmek veya anne babanın uzantısı gibi onların istediği gibi davranmak arasında sıkışıp kaldığı için büyüdüğünde yani yetişkin olduğunda da buna uygun davranmaya çalışır. Bundan kaynaklı bir süre sonra bir şeyi ben mi istiyorum yoksa karşıdakiler mi istiyor ayrımını yapamaz hale gelir. Burada kişinin kendine sorması gereken yaşanılan olayla ilgili gerçekten bir hata yapıldı mı sorusudur. Algıdan önce olguyu netleştirmek gerekir. Eğer kişi kendinden emin değilse, bu kararsızlık ve belirsizlik kişiyi her zaman olumsuzluk ve negatife götürmektedir. Örneğin; sahilde yürüyorsun. Arkadan biri “Hırsız yerinde dur kıpırdama” diye bağırdı. Kişi hırsızlık yaptığını düşünüyorsa otomatik olarak gerginlik hisseder. Diğer taraftan kişi hayatında hiçbir şey çalmamışsa fakat yine de dönüp bakıyorsa, burada iki faktör vardır. Birincisi ortaya çıkan yüksek ses ve gerilimden dolayı dönüp bakmak, ikincisi ise suçlu hissedildiği için dönüp bakmaktır. İkinci durumu yaşayan bireyler, suçluluk duygusuyla beraber yaşayan bireylerdir.

Kişi gerçekten bir suç işlemediyse bu konuda kendinden emin ve net olmalıdır. Bu şekilde olduğunda bir süre sonra karşıdaki insanda suçlamaktan vazgeçmektedir. Bunun sebebi, yaptığı manipülasyonun işe yaramadığını görmesidir. Bazı insanlar bir konuda hatalı olmamalarına rağmen sırf kötü hissettikleri için gidip özür dilemektedirler. Burada yapılması gereken olumsuz duygu ile baş etmektir. İnsan nasıl düşünüyorsa öyle hissetmektedir. Düşünceler netleştikçe duygular ona göre değişmekte, duygular netleştikçe de davranışlar ona göre değişmektedir. Adımlar sırasıyla düşünce, duygu ve davranıştır. Bir süre sonra o davranışlar otomatik davranışlara dönüşmeye başlamaktadır. Bunun için önce düşünceleri netleştirmek gerekmektedir. Düşüncelerin netleşmesi içinde o doğruları sürekli kendimize söylememiz gerekmektedir.

Sorgulanması gereken başka bir nokta ise; suçlayan kişinin ne kadar dürüst, gerçekçi, samimi ve bu konuda ne kadar bilgili olduğudur. İnsanlar hayatında fikrini sormayacağı kişilerin eleştirisini de ciddiye almamak gerekmektedir. Eğer kişi kendinden eminse ikinci kez savunma yapmamalıdır. İnsanlar arasında suçlu hissettirmek bir kontrol yöntemidir. Bu tarz durumlarda kişi kendinden emin olmalı ve manipüle olmamalıdır. Böyle durumlarda suçlayan kişinin iki seçeneği vardır ya ilişkiyi keser ya da ilerleyen dönemlerde bu yöntemden vazgeçmektedir.

Suçlu olmak ve suçlu hissetmek kavramlarının ayrımına varmak gerekmektedir. İşlenmeyen bir suç için kişiye uygun olmayan bir ithamda bulunulmasını kabul etmemek gerekmektedir. Karşıdaki insanı kırmamak veya üzmemek için kabul etmek, yapılan en yanlış davranışlardan biridir. Kişi, kendini suçlayan insan kadar cesur olmalıdır. Karşıdaki insan haksız yere suçlarken korkmuyorsa; suçlanan kişide korkmamalıdır.

 

Uzman Klinik Psikolog Hatice Büşra KARA

busra.kara@icloud.com



299 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN YEME BOZUKLUKLARI - 01/06/2023
Beslenme kriteri bireyin yaşamını devam ettirebilmesi, sağlıklı olmak ve büyümenin devamı için çok önemlidir.
“BANYO YAPMAK İŞKENCEYE DÖNÜŞTÜ” - 24/04/2023
Bazen anne babalar bebekken sudan çıkmak istemeyen çocuklarının büyüdükçe yıkanmak istemediklerinden ya da el ve ayaklarını yıkamaya tepki gösterdiklerinden yakınırlar.
“ÇOCUĞUMUZDAN BOŞANIYORUZ” - 23/03/2023
Anne babası çatışma halinde olan çocukların, anne babalarından anlayış ve sabır gibi beklentileri olur.
BABA UYARICI, ANNE İSE KORUYUCU MUDUR? - 16/03/2023
Geleneksel aile yapıları değişse de anneler hala babalara babalık rollerini teslim etmekte zorlanabiliyor. Erkekler tarafından bakacak olursak, birçok erkek babalıkla ilgili iyi tanımlanamamış bu role girmekte zorluk çekiyor.
AKRAN ZORBALIĞI - 01/02/2023
Akran zorbalığı, çocukların kendi yaş gruplarında olan bir ya da birkaç kişiye; sosyal, fiziksel, sözlü ve cinsel olarak zarar vermeleridir.
TERKEDİLME KORKUSU - 12/01/2023
Yeni bir ilişkiye başlama ihtimali olduğunda nasıl olsa bu da beni terk edecek diye düşünüp hiç başlamamayı tercih ediyor musunuz ya da tam tersi çok fazla ısrarcı oluyor musunuz?
ÇOCUĞUMA EŞYALARINI VE ODASINI TOPLAMAYI NASIL ÖĞRETEBİLİRİM? - 03/01/2023
Birçok yetişkin, çocuklarının malının kıymetini bilmemesinden, dağınıklığından veya sorumsuzluğundan yakınmaktadır.
ÇOCUK İLE YETİŞKİN - 21/12/2022
Çocuk ile yetişkinin arasındaki sorunların pek çoğu, çocukların olgunlaşmaları için onların zamana ihtiyaçları olduğunu dikkate almamaktan kaynaklanır.
İNTERNET BAĞIMLILIĞI - 11/10/2022
İnternet kullanmanın farklı avantajlar sağlamasına ek olarak kontrolsüz kullanımın da psikolojik, fiziksel ve sosyal bakımdan bir takım negatif neticelere neden olduğu bilinmektedir.
 Devamı