Bizden online teklif iste724 Psikoloji
Ekrem Çulfa, istanbul, Üsküdar, Kadıköy, Acıbadem, Psikolojik Danışmanlık Merkezi, Telefonu, 0533 373 81 23 ,pedagog ile ilgili aramalar, pedagog tavsiye, pedagog istanbul, pedagog anadolu yakası, pedagog devlet hastanesi, pedagog ücretleri, pedagog bölümü, pedagog nedir ne yapar, pedagog gülten, pedagog, Acıbadem Psikolojik Danışmanlık www.acibadempsikolojikdanismanlik.com/ 0533 373 81 23 Kendimizle ve çevremizle ilgili sahip olduğumuz düşünceler, tavırlar, yargılar ister olumlu olsun ister olumsuz çoğunlukla bizim tarafımızdan ...
  • Anasayfa
  • https://www.facebook.com/724PsikolojikDanismanlikMerkezleri
  • http://www.twitter.com/724psikoloji

7/24 Psikolojik Danışmanlık Merkezi
Randevu Tel: +90 505 767 58 85
                      +90 533 373 81 23

Psikolojik Danışmanlık
İstanbul, Kadıköy, Acıbadem, Üsküdar, Pendik, Fatih, Beylikdüzü, Bakırköy'de Şubelerimiz vardır.
Psikoterapi
Bebek, Çocuk ve Ergen, Evlilik, Aile, Cinsel Terapi Hizmetleri Vermekteyiz.
Koçluk ve Rehberlik
Yaşam - Aile - Kariyer - Sporcu - Öğrenci - Eğitim - İlişki - Yönetici ve Finansman Koçlukları Vermekteyiz.
Eğitimlerimiz
Aile Okulu - Evlilik Okulu - Boşanma, Çocuk - Yaşam Koçluğu - Eş Seçimi, Hamilelik ve Evlilik Öncesi Eğitimleri
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam27
Toplam Ziyaret563364
Üyelik Girişi
Anket
Cinsel Terapiste Gitme Zamanı Geldi mi?
İçeriği ile beraber
-15 yıllık bu site-satılık Fiyatı
10.000 Dolar
İçeriği ile beraber -15 yıllık bu site-satılık Fiyatı 10.000 Dolar
Jenerik isime sahip, içeriği güçlü
-15 yıllık bu site-satılıktır.

Fiyatı: 10.000 Dolar


Uzman Klinik Psikolog Hatice Büşra 05557493919
busra.kara@icloud.com
X, Y ve Z KUŞAĞI
03/07/2021

 

Kuşaklar kişiler tarafından seçilebilen veya herhangi bir kuşağa ait bir kişinin bulunduğu kuşağın özelliklerinin farkında olduğu gruplar değildir. Kuşakların oluşması daha çok ortak tarihsel zamanı paylaşan yaş guruplarının konumuna dayanmaktadır. Jenerasyon üyeleri doğmakta, okula başlamakta, çocuk sahibi olmakta, hemen hemen aynı yaşlarda emekli olmaktadırlar. Bununla birlikte teknolojik bir gelişme yaşandığında, sosyal değişiklikler yaşandığında veya savaşlar olduğunda veya hepsi birbirine yakın yaştadırlar. Bu değişimler de çoğunun hayatında benzer değişimlere ve bunun sonucu davranış özelliklerine neden olmaktadır.

X KUŞAĞI (1961-1980)

X kuşağı, ekonominin düşüşe geçtiği ve bambaşka değerler sisteminin inşa edildiği bir dünyada yetişti. İletişim becerileri ve teknoloji bilgisi söz konusu olduğunda genellikle e-mail takibi, online iş araştırma gibi genel becerilerle sınırlı olmaktadır. İş iletişim becerileri ve network geliştirme konularında tam donanımlı olmaktadırlar. Bu nedenle yeni bir iş bulma konusunda hiç zorlanmamaktadırlar. X kuşağı kendilerini geliştirmeye ve çalıştıkları organizasyonda kültürel ve küresel değerler olmasına önem vermektedirler.

Amaç odaklıdırlar ve çalıştıkları organizasyonda bir fark yaratmak istemektedirler. İş ve yaşam dengesine inanmakta, bütün işleri çalışma günlerine sıkıştırmaya çalışmaktadırlar. Sadakat duyguları duruma göre değişmekte, daha iyi kariyer imkânları aramaktadırlar (Mengi 2009). Çoklu iş yürütmeye çalışmakta, yalnız çalışmak istemekte, onaylama ve onaylanmaya önem vermekte, amaçlarını gerçekleştirmek için ofis politikasını, iş koşullarını değiştirmektedirler. Bu yaş aralığında, ebeveynlerinin boşanmalarına tanık olan ilk grup olmalarının sonucu olarak yabancılaşma hissine sahip olmaktadırlar. Elmore’a (2011) göre X kuşağı üyeleri kendisi dışındaki kuşakları anlamak için çaba harcamamaktadırlar.

Y KUŞAĞI (1980-2000)

Y kuşağı, terörizm ve doğal afetlerin korkutucu yeni gerçekler haline geldiği ve ortaya çıkan AIDS, obezite gibi rahatsızlıkların endişe edilecek hale geldiği bir dönemde yetişmişlerdir. Ayrıca bu dönem siyasi, ekonomik ve teknolojik değişimlerin önceki dönemlere göre çok daha hızlı olduğu bir zaman aralığı olmaktadır. Yaşamlarının genellikle hızlı ve son derece yoğun olmasının nedeni bu kadar hızlı değişimin olduğu ortamlarda yetişmeleri olarak düşünülmektedir.

Y kuşağı önceki kuşaklara göre daha küçük yaşlarda kendi kararlarını vermek ve birtakım işlerini kendileri yapmak zorunda kalmışlardır. Ayrıca bazı Y’lerin istediklerine ulaşabilmek için hile yoluna da başvurma eğilimleri olduğu bilinmektedir. Sık sık hızlı karar vermek zorunda kalmaları veya sahip olduklarını çok hızlı bir şekilde kaybetme risklerinin olması bu eğilimin nedenini açıklayabilmektedir.

Y kuşağı eğitimi başarının anahtarı olarak görmektedirler. Bunun göstergesi olarak günümüzde, giderek artan üniversite sayıları, mesleki kursların önceki yıllara göre daha fazla ve çeşitli olması, yüksek lisans yapan kişi sayısının önceki yıllara göre daha fazla olması gösterilebilmektedir.

Y kuşağının gelecek beklentileri hakkında konuşma, kariyer geliştirme olanaklarını değerlendirme ve kariyerlerini planlamalarına yardımcı olmanın onların motivasyonu üzerinde oldukça önemli katkılarının olduğu bilinmektedir.

Ayrıca yeni bir işin onlar için daha yararlı olacağını gördükleri zaman iş değiştirmekten de çekinmemektedirler. İş hayatında esnek çalışma saatleri, tatil imkânları olmasını beklemektedirler. Ayrıca işte bulundukları zamanı, otoritenin verdiği işi sorgulamadan yapmak yerine takdir edildikleri ve ilgilerini çeken projelerle zevk alarak geçirmek istemektedirler.

Bunlara ek olarak Y kuşağının belki de en önemli özelliği teknolojiyle olan yakınlığıdır. Y kuşağının 80’li yıllarının başında doğan ilk temsilcilerinin çoğu çocukluk dönemlerinde teknoloji bakımından renkli televizyon ve birden fazla kanal kısmıyla tanışabildilerse de 90’lı yıllarda oldukça hızlı olan gelişmelere onlar da o kadar hızlı bir şekilde uyum sağlamaktadırlar. Bunlardan belki en önemlisi de Windows işletim sisteminin yaygınlaşmasıyla bilgisayar kullanımının kolaylaşması ve evlerdeki kişisel bilgisayarların giderek artması olmaktadır. Bunu daha sonra da internet kullanımının yaygınlaşması, cep telefonunun kişisel kullanıma sunulması izlemektedir. Günümüzde teknoloji, Y kuşağının hayatının doğal bir parçası haline gelmektedir. Y kuşağı üyeleri için, bloglardan yemek tarifi öğrenmek, müzikleri cd çalar yerine ipod’dan dinlemek, ödev araştırması yaparken kütüphaneye gitmek yerine Google’ı kullanmak, günlük yazmak yerine blog yazmak olağanüstü davranışlar olmamaktadır.

Z KUŞAĞI

Türkiye’de ve Dünya’da 2000 yılından sonra dünyaya gelen bireylerin farklı bir kuşak oluşturdukları bilinmektedir. Bu kuşağa Kristal Nesil, Derin Duygusal kuşak olarak da adlandırılmaktadırlar.

Kuşakların oluşumunda Dünyadaki toplumsal ve mali olaylar belirleyici olmaktadır. Z kuşağı da bu belirleyici etmenlerin şekillendirmesi ile oluşmaktadır. Televizyonun yaygınlaşmasına, özel yayın kanallarının açılmasına tanıklık eden Y kuşağı, Z kuşağının ebeveyni olmaktadır. Z kuşağı ise cep telefonlarının olmamasını tasavvur bile edememektedir. Özel kanalların kuruluşunu büyük bir hayranlıkla izleyen Y kuşağına karşın Z kuşağı kendi yayın ağlarının, sosyal ağların ve internetin içinde bulmaktadır.

Z kuşağı sosyal medya aracılığıyla tüm dünya ile iletişime geçebileceğinin farkındadır. Bu kuşak bireyleri istediği bir durumu kendi özellikleri ve ilgilerine göre belirleyebilmektedirler. Diğer toplumları ve kültürleri keşfetmede kendi tercihleri ve merakları doğrultusunda hareket etmektedirler. Sosyal medyada kendilerine sanal bir dünya yaratmaktadırlar. Sosyal medyada kendi ilgi alanlarına hitap eden platformlar ve çok uzaklarda bile olsa kendi gibi düşünen insanlar keşfetmektedirler. Bununla da yetinmeyip kendi kanalını, sitesini oluşturup kendi duruşunu ifade etmektedirler. Kısa sürede milyonlarca akranı tarafından takip edilen bir birey ve milyonlarca hayranı tarafından ben de bir gün yapabilirim diye izleyen genç, kendi küresel ve özgün kendine özgü kuşağı oluşturmaktadır.

Z kuşağı istedikleri zaman ulaşabilecekleri bilgiyi elde etme konusunda diğer kuşaklara göre imkânı ve olanakları daha fazla olan kuşaktır. Buna karşın bu kuşağın yenilikçi yaklaşımları sadece coğrafik maceralara atılmak ve evrensel bilgiyi de sadece kendi şahsi hayatlarına katmaya çalışmaya dayanmaktadır.

Gelişen teknolojinin faydalarını kullanabilen Z kuşağı bilgiyi, kendinden önceki kuşakların sahip olmadığı süratle elde etmektedir. Yeni bilgiler öğrenmek için kâğıt üzerinde kaynak taraması yapabilen Y kuşağına nazaran Z kuşağı öğrenmek istediği bilgiyi farklı dillerde yeterliliğini kanıtlamış kaynaklardan elde edebilmektedirler.

Z kuşağının diğer kuşaklardan en önemli farklarından biri ise kuşkusuz hızdır. Genel olarak teknolojinin onlar için sağladığı kolaylıkların en başında hızın geldiği söylenmektedir. Hızlı yemek yiyen, hızlı öğrenen, hızlı sosyalleşen, bu nesil her şeyi olabildiğince hızlı yapmak istemektedir. Genel anlamda “yarar” ilkesini gözettikleri ve gerçekçi oldukları da gözlemlenen bu nesil hızın onlara yarar sağladığı gerçeğinin bilincinde olmaktadır.

Pragmatik-realist (yararcı- gerçekçi) özelliklere sahip oldukları düşünülen Z kuşağı için teknoloji normal yaşamın sıradan bir parçasıdır. Çünkü onlar için teknoloji hep vardı. Mevsimler gibi değişen, insanlar gibi gelişen bir öge kadar da sıradandır. Sosyal medya ile sınırlandırılamayacak kadar işlevsel olan teknolojiden yaşamın her alanında yararlanmak gerektiği çok açık bir gerçektir.

Z kuşağının ortak özelliklerini şöyle sıralayabiliriz: Farklı sosyal gruplarla çabuk ilişki kurabilmekte, akıllı telefonlarıyla her yerden her zaman sosyal bir grubun parçası olmaktadırlar. Teknolojik ilerlemelere, ekonomiye, haksızlığa ve adaletsizliğe diğer kuşaklardan çok daha fazla duyarlıdır. Bilgiye kolay ulaşabilmelerinin getirdiği hız onları daha özgüvenli ve başarı odaklı bir yaşam alanı oluşturmaya itmektedir. Onlar dijital dünyanın ‘yerlileri’ olmanın getirdiği rahatlıkla birbirleriyle e-mail, emoji, ikon ve görüntülerle kendi iletişim jargonunu oluşturmaktadır.

Bu kuşak el, göz, parmak faaliyetlerini içeren psikomotor faaliyetleri en etkin kullanabilen nesil ancak sonuç odaklı, tatminsiz ve tüketim eğiliminde olduklarını da söylemek gerekmektedir. Hızla elindeki işi bitirip başka bir işe başlamak istemektedirler. Bireysel hız da bu anlamda bu kuşakta hiçbir kuşakta olmadığı kadar belirleyicidir. Z kuşağının iş hayatına başlamasıyla birlikte yöneticilere çeşitli öneriler sunulduğu görülmektedir.

 

KAYNAKÇA

Acar, G. (2010). X kuşağı iktidarı.

Akdemir, A., & Konakay, G. (2014). Y kuşağının kariyer algısı, kariyer değişimi ve liderlik tarzı beklentilerinin araştırılması. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ekonomi ve Yönetim Araştırmaları Dergisi, 2(2)

Altuntuğ, N. (2012). Kuşaktan kuşağa tüketim olgusu ve geleceğin tüketici profili. Organizasyon ve Yönetim Bilimleri Dergisi, 4(1), 203-212.

Elmore, L. (2011). Competing for jobs when you’re up against your mum, your grandpa, and your pers. Women In Business, Summer, 37-39.

Hammill, G. 2005. Mixing and managing four generations of employees. FD Magazine Online, 12(2), fdu.edu/newspubs/magazine/05ws/generations.htm.

Kowske, B. J., Rasch, R., & Wiley, J. (2010). Millennials’(lack of) attitude problem: An empirical examination of generational effects on work attitudes. Journal of Business and Psychology, 25(2), 265-279.

Montana, P. J., & Petit, F. (2008). Motivating and managing generation x and y on the job while preparing for z: A market oriented approach. Journal of Business & Economics Research, 6(8), 35-39.

Mengi, Z. (2009). İş başarısında kuşak farkı. Erişim Yeri: www. kigem. com/content. asp.

Reisenwitz, T. H., & Iyer, R. (2009). Differences in Generation X and Generation Y: Implications For The Organization And Marketers. Marketing management journal, 19(2).

Zhang, K., & Bonk, C. J. (2010). Generational learners & e-learning technologies. In Handbook of research on practices and outcomes in e-learning: issues and trends (pp. 76-92). IGI Global.

 

Uzman Klinik Psikolog Hatice Büşra KARA

busra.kara@icloud.com

 



155 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN YEME BOZUKLUKLARI - 01/06/2023
Beslenme kriteri bireyin yaşamını devam ettirebilmesi, sağlıklı olmak ve büyümenin devamı için çok önemlidir.
“BANYO YAPMAK İŞKENCEYE DÖNÜŞTÜ” - 24/04/2023
Bazen anne babalar bebekken sudan çıkmak istemeyen çocuklarının büyüdükçe yıkanmak istemediklerinden ya da el ve ayaklarını yıkamaya tepki gösterdiklerinden yakınırlar.
“ÇOCUĞUMUZDAN BOŞANIYORUZ” - 23/03/2023
Anne babası çatışma halinde olan çocukların, anne babalarından anlayış ve sabır gibi beklentileri olur.
BABA UYARICI, ANNE İSE KORUYUCU MUDUR? - 16/03/2023
Geleneksel aile yapıları değişse de anneler hala babalara babalık rollerini teslim etmekte zorlanabiliyor. Erkekler tarafından bakacak olursak, birçok erkek babalıkla ilgili iyi tanımlanamamış bu role girmekte zorluk çekiyor.
AKRAN ZORBALIĞI - 01/02/2023
Akran zorbalığı, çocukların kendi yaş gruplarında olan bir ya da birkaç kişiye; sosyal, fiziksel, sözlü ve cinsel olarak zarar vermeleridir.
TERKEDİLME KORKUSU - 12/01/2023
Yeni bir ilişkiye başlama ihtimali olduğunda nasıl olsa bu da beni terk edecek diye düşünüp hiç başlamamayı tercih ediyor musunuz ya da tam tersi çok fazla ısrarcı oluyor musunuz?
ÇOCUĞUMA EŞYALARINI VE ODASINI TOPLAMAYI NASIL ÖĞRETEBİLİRİM? - 03/01/2023
Birçok yetişkin, çocuklarının malının kıymetini bilmemesinden, dağınıklığından veya sorumsuzluğundan yakınmaktadır.
ÇOCUK İLE YETİŞKİN - 21/12/2022
Çocuk ile yetişkinin arasındaki sorunların pek çoğu, çocukların olgunlaşmaları için onların zamana ihtiyaçları olduğunu dikkate almamaktan kaynaklanır.
İNTERNET BAĞIMLILIĞI - 11/10/2022
İnternet kullanmanın farklı avantajlar sağlamasına ek olarak kontrolsüz kullanımın da psikolojik, fiziksel ve sosyal bakımdan bir takım negatif neticelere neden olduğu bilinmektedir.
 Devamı